4 Ağustos 2015 Salı

aşk elbisesi

Fadime kızını evermiş, düğünden sonra bir hafta geçmiş ses yok. 
“Ula ha punlarin sesi soluğu cikmiy, Pen pugün bi dolanacağum” demiş; 
Yeni evlilerin kapısını çalmış… 
Kızı kapıyı açmış ki ne görsün Fadime, kızı çırılçıplak: 
-Uyyyy ha pu nedur usagum? Ayuptur da! 
Kızı: 

-Aaaa ne kadar geri gafalusun anne, bu aşk elbisesi…

Fadime töbe töbe diye içeri seğirtecek olmuş bakmış damat geliyor: 
-Ooo anne hoş celdun? 
Fadime yüzünü gözünü nereye kaçıracağını bilmiyor, çünkü damat da anadan üryan..
-Pu ne rezulluk diyecek olmuş, 
Damat hemen: 

‘Aaaa ne kadar geri gafalusun anne bu aşk elbisesi’ demiş. Çaresiz Fadime bir koşuda almış soluğu evde. Almış Fadime’yi bir düşünce. 
Acaba demiş, gerçekten ben geri gafalu miyum? 
Sonra yatmış aklına. Üstünde başında ne varsa soyunup dökünmüş. 
Başlamış evde çıplak dolaşmaya. Akşamüstü kapı çalınmış, 
Fadime, bakmış ki camdan Temel, saçını başını düzeltmiş, açmış kapıyı.
Fadime’yi bu halde gören Temel’in gözler yerinden fırlamış: 
_”Ula ne dur bu, gafayi mi yedun da?
_”Hih demiş Fadime Temele, 
_‘ne gadar geri gafalusun, ha bu aşk elbisesidur da’ 

Temel şaşkın cevaplamış:

Ula Ütüleseydun bari’

strateji

Temel, uzun yıllar yönetici olarak çalıştıktan sonra danışman olmaya karar vermiştir.  Bir tavuk çiftliği sahibi Temel’i çağırır ve der ki
  Bir derdim var, tavuklar hastalanıyor. Son günlerde epeyce bir kayıp verdik. Sizce ne yapmamız gerekir?”  Temel, 
Kolayı var, size vereceğim şu ilacı kullanın, faydasını göreceksiniz.” der.  Çiftlik sahibi Temel’in dediğini yapar.
Ertesi hafta Temel tekrar çiftliğe geldiğinde durumu sorar. Adam der ki 
Hiç düzelme olmadı. Aksine kayıplar arttı. Tavukların yarısını kaybettik. Zararımız büyük.”  Temel, kendine çok güvenli bir ses tonuyla, 
Öyleyse geçen hafta verdiğim ilacı bırakın, size vereceğim bu yeni ilacı kullanın. Bu kesinlikle işe yarayacaktır.der.
Bir sonraki hafta tekrar buluştuklarında durum daha da kötüleşmiştir. Çiftlik sahibi umutsuzluk içindedir. Temel müşterisini sakinleştirir, panik yapmamasını söyler ve yepyeni bir ilaç verir ve aynı zamanda tavukların yemini değiştirir. Bu yeniyöntemle kesin sonuca ulaşacaklarını söyler; çünkü Temel böyle durumlarla daha önce çok karşılaşmıştır ve hepsinde de çok başarılı olmuştur. Çaresiz çiftlik sahibi Temel’in önerdiği yöntemlerin hepsini uygulayacağını söyler.
Temel tekrar çiftliğe gittiğinde büyük bir heyecanla durumda ne kadar iyileşme olduğunu sorar.Adam der ki 
Bütün tavukları kaybettik. Mahvolduk.
Ve perişan bir şekilde Temel’e
 “Şimdi ne yapacağız?diye sorar.
Temel kafasını kaşır ve der ki,
Bende daha çok strateji vardı; ama sende tavuk kalmadı.

SAHİPSİZ


Yargıç, otomobil çalmak suçundan sanık olarak karşısına getirilen Temel'esordu:
- Otomobil çalmışsın, bunu neden yaptın söyler misin?
- Sahibi yok sanmiştum...
- Peki, sahibi olmadığı kanısına nereden vardın?
- Mezarluğun önine parketmiştu da..

"U"HARFİNİN SAKINCASI


Temel vapur acentasına gider 

-'Biz vapuru kaçirduk, başka vapur bulur mısunuz?' der. 
-'Kaç kişisiniz?', 
'-Yediyuz.'. 
Acenta yetkilisi bu kadar müşteriyi kaçırmamak için hemen yeni bir vapur istedi. Vapur geldiğinde Karadenizli ve arkadaşları rıhtımda toplanmışlardı. Ama nedense fazla kalabalık değillerdi. Görevli sordu: 
'-Hani yedi yüz kişiydiniz?'. '
-Doğridur, işte pir, içi, uç, dort,peş, altı, yedi. Toplam yedıyuz daa..' dedi Karadenizli. Kafası attı acenta yetkilisinin. Karadenizliyi bir güzel dövdü ve: '
-Eğer, bir daha (i) yerine (u) dersen, canına okurum...' dedi. Aynı Karadenizli birkaç gün sonra bir bakkala gitti.
 '-Bana bir mım verin...' dedi. 
Bakkal anlayamadı, birkaç kez tekrar ettirdi, sonra eliyle göstermesini istedi. Karadenizlinin işaretine bakınca:
 -'Yooo, o mım değil mumdur.' dedi. '
-Olsun, mım demek, dayak yemekten iyidir.' dedi Karadenizli.

ERZURUMDAN CIKTIM YOLA


Zamanin birinde Erzurum'dan bir grup insan Hacca gitmek için yola çikmislar. Van'a gelmisler. Van'in bir köyünde konaklamaya karar vermisler.
O köyün de imami yokmus. Köylüler aralarinda konusmuslar ve Erzurum'dan çikip hacca giden bu topluluktan birini imam yapmaya karar vermisler.
Hem Erzurumlu hem de hacca gidiyorlarsa bos insan degillerdir diye düsünmüsler.
Nitekim tekliflerini içlerinden birisi kabul etmis. Her yil 400 koyun verilecekmis imama. Adam hacca gitip masraf yapacagima burda kalip yalandan imamlik yapar ve her yil 400 koyun sahibi olurum diyerek ise baslamis.
Köylü camide toplanmis namaz kilinacak. Sayin imam baslamis namazi kildirmaya.

-"Erzurumdan çiktim yola Van'da verdim mola 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. "
Bu günlerce ayni biçimde devam etmis. Köylü bu ise biraz sasirmis ve konusmuslar aralarinda.
-"Ya," demisler "Daha önceki imam mi yanlis kildiriyordu, yeni imam mi?. Bunu gitip Müftüye soralim." demisler.
Sayin müftü meshur OFLU.
Müftüye gelen halk herseyi anlatmislar.
Müftü Köylüye dönerek :
-"Siz simdi hiç imama çaktirmadan köyünüze dönün ve namaz vakti camide toplanin bende namaza gelicem" diye emir verir.
Herkes köyüne döner ve namaz vakti herkes camide toplanir.
Tabiki Sayin MÜFTÜ de camidedir.
Imam namazi kildirmaya baslamis.
Birinci rekat:
-"Erzurumdan çiktim yola Vanda verdim mola 400 koyun verdiler bana, ALLAHUEKBER" der ve arkada 

"ÖHÖ..ÖHÖ!.." diye bir ses gelir ve imam yakalandim herhalde diye korkmaya baslar.
Ikinci rekatta bu sefer:
-"Erzurumdan çiktim yola...Van'da verdim mola... 400 Koyun verdiler bana, YARISI SANA YARISI BANA ... Allahuekber" diyerek sölerini degistirir.

Namaz bitince köylü Müftüye dönerek
-"Imam efendi namazi dogru mu kildiriyor mu?" diye sorar.
Müftü:

-"Haçan birinci rekatta biraz sasirdi ama Ikinci rekatta isi düzeltti......"

Bizum Takim

Temel bir gün maça gitmiş. Biletçi adam:
- "Biletler 5 tl demiş."
Temel de 2,50 tl vermiş. 
- "Ben sadece bizim takumu seyredecum." demiş.

Cumaya

Temel'le Dursun kahvede otururken 
Dursun sorar:
-Ula dün neredeydun?
-Cumaya gittum.
-Ula dün saliydi.
-Ben hep sali giderum daha sakin olayi.

Gaz Lambasi

Küçük Temel dedesine sormuş:
-Dede, sen evlenurken nenemden elektrik aldun mi?
-Bizum zamanımuzda elektrik yokti.
-Nasii?
-Gaz lambasi var idi. Gaza geldum evlendum

3 Ağustos 2015 Pazartesi

Amele

Bir inşaata amele alınacaktır. Alınacak elemanları kalfa Cemal’in seçmesi
istenir. Adaylar kalabalıktır. Bu durumda Cemal sınav yapmaya karar verir.
- Pize 1 kisi lazımdur. Habu nedenle sizu imtihan edeceğum. 
Bir ara gözüTemel’e ilişir. Burnundan tanımıştır. Hemşehrisini işe almak ister.
 ÖnceTemeli sınava alır ve sorar.
- Hemşerum söyle baa bakalum.. Sana 3 kuzu verdum, sonra 2 kuzu daha verdum kaç kuzu oldi?
- 6 tane oldi. Cemal biraz bozulur ama çaktırmaz.
- Tabi bu soru biraz zor oldu piraz taha kolayini sorayum.
- Sana 2 kuzu verdum, sonra 1 tane taha verdum kaç kuzi oldi ?
- Tört kuzi oldi. Cemal sinirlenir, Ama hemsehrisinide işe almak ister.
- Peçi 1 kuzi verdim, sonra bir kuzi taha verdum kaç etti ?
- Üç etti. Bunun üzerine Cemal iki tokat çakar ve tekrar sorar.
- Pir kuzi verdum, kaç kuzin oldi?
- İçi tane. Cemal iyice sinirlenir ve Temeli iyice döver.
- Ulan hemşeru teyup işe almak istedum, sende tam salakmişsun. Ula sağa bir kuzi vermişsem bir kuzin olur anladun mi?
- Olur mi,
der Temel.
- benum evde bir kuzi de kendumun var

Cep telefonu

Temel otobüste cep telefonuyla konusuyormus,yolcular uyarmis:
-Otobüste cep telefonuyla konusmak yasaktir!

Temel telefonun öbür ucundaki arkadasini uyarir:
-Ula Cemal,otobüsün içinde konusmam yasakmis,sen konus ben dinleyeyim!

kafama takmayrum

İshal olan Temel hastaneye gitmiş. Doktor dahiliye servisine sevk etmiş. 

Ancak evrak karıştığı için Temel'i psikiyatriye yatırmışlar. 

Bir süre sonra, sevki yapan doktor Temel'e rastlamış: 

"Yahu sen ne arıyorsun psikiyatride?" 

"Bilmem, haburaya yatırdılar işte..." 

"Peki ishalin geçtimu?" 

Temel'den yanıt: 

"Yoo, aynen tevam ediyor ama, artık kafama takmayrum.